Ankara, 11 Eylül 2009

BASIN AÇIKLAMASI
DARBE AYIBIYLA 29 YIL YAŞADIK! ARTIK YETER!

Türk Eczacıları Birliği Başkanı Ecz. Erdoğan ÇOLAK, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin 29 uncu yılı nedeni ile bir basın açıklaması yaptı. Açıklama şöyle:

“Değerli Basın Mensupları, Türkiye tarihinin en karanlık dönemlerinden birisi olan 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi’nin üzerinden tam 29 yıl geçti. Bundan 29 yıl önce, darbeyle başlayan süreç, Türkiye’yi siyasal, sosyal, hukuksal ve bilimsel alanlarda büyük tahribata uğrattı. Hukuk, adalet, bilim, emek ve çalışma hayatındaki haklar gasp edildi. 12 Eylül ve benzeri darbeleri yaşayan bu ülke, her darbe döneminde, tüm değerleriyle birlikte yıllarca geriye gitti; birbirine düşman olan bir korku toplumu meydana getirildi.

12 Eylül, toplumsal dayanışma, sorumluluk, özveri ve emek gibi toplumun temel değerlerini zedeleyen; demokratik olmayan, ben merkezli politikaları ise yücelten bir hareket olarak tarihteki ve hafızalardaki yerini almıştır. O gün doğan bebekler, bugün 30 yaşına gelmiş olsalar bile, gerçekleri hiçbir zaman bilememiş, yaşanılanları anlayamamış, darbelerin geride bıraktıklarını görememişlerdir. Oysa, bunları sabırla anlatmak, unutmamak, unutturmamak için çaba göstermeliyiz. Geçmişini bilmeyen toplumların geleceğine yön veremeyeceği fikrinden hareketle, umuyoruz ki, o günlerde yaşanılan kıyımların, haksızlıkların tekrarı olmaz. 

Değerli Basın Mensupları,

12 Eylül Askeri Darbesi sadece gözaltılarıyla, işkenceleriyle, cezaevleriyle ve idamlarıyla değil, günümüze kadar etkisini hissettiren hukuk dışı kurumlarıyla da yaşamlarımızı etkilemeye devam ediyor. Darbe, bu hukuk dışı uygulamaların meşrulaştırılmasıyla da bugünkü gizli ve mafyöz örgütlenmelerin, çeteciliğin miladı olmuştur.

12 Eylül sürecinde askeri yönetim tarafından hazırlanan Anayasa, bazı temel hükümleriyle hala yürürlükte ve hala toplumun temel değerlerine zarar vermektedir. Bu ayıpla yaşayan Türkiye, darbecileri yargılayamamakta, gerçeklere ulaşamamaktadır. Darbenin gölgesinde yaşadığımız 29 yıl Türkiye’ye başta dayanışma bilinci ve birbirimize karşı hoşgörü olmak üzere çok şey kaybettirmiştir. 12 Eylül darbesiyle kendi gibi düşünmeyeni kendinden saymayan, birbirine kuşkuyla bakan ve kendi gölgesinden korkan bir toplum yaratılmıştır. Bizler, düşünceye hiçbir özgürlük tanımayan, kutuplaşmalar üzerinden kurulu, demokrasinin sadece sözde kaldığı, basın yayın özgürlüğünün hiçe sayıldığı, sanatın yasaklandığı bir ülkede yaşamak ve gittikçe düşünmeyen, konuşup tartışmayan, dayanışma duygusundan uzak nesilerin yetişmesine tanık olmak zorunda bırakıldık. Bu ayıptan kurtulabilmek ve yeni darbe heveslilerine meydan vermemek için, bu tür antidemokratik hareketlerin cesaretlendirilmesi yerine cezalandırılması gerekmektedir. 

Başta 1982 Anayasası olmak üzere tüm darbe hukukunun tasfiye edilmesine ve tüm toplumu baskı altında tutan antidemokratik Anayasa’nın yerine toplumsal barışı, özgürlüğü, demokrasiyi ve eşitliği sağlayacak bir anayasaya ihtiyacımız olduğu açıktır. Tüm toplumsal kesimlerin aktif katılımı sağlanarak yeni ve demokratik bir Anayasa hazırlanması yolundaki adımlar mutlaka hızlandırılmalıdır. 12 Eylül bütün kurum ve kurallarıyla tasfiye edilmeli, darbeciler yargılanmalıdır. ”

Basına ve kamuoyuna saygıyla duyurulur.